Ehil...


Televizyonların tartışma programları şimdilerde cayır cayır cemaatleri, tarikatları konu ediyor. Ama konuyu ne bir sosyolog, ne dini bir otorite veya uzman ne de bir psikolog ile bilimsel olarak ele alıyorlar. İnsanları yanlış yönlendirmekten, kafaları karıştırmaktan, toplumu ayrıştırmaktan, yaftalamaktan başka bir işe yaramıyorlar. Genellemeler, yok saymalar, fıtratı inkar etmeler gırla gidiyor. Bunların ne toplumu ne değerlerini ne de insanı tanıdıklarını sanmıyorum. Bu milletin münevverleri, aydınları bu ise vah halimize. İnsanın fıtratı olan şeyleri illegaliteye ve takiyye ile toprak altına gömmeye veya görmek istememeye devamla daha ne suistimaller yaşanır görmeye devam edeceğiz. Yeri gelir siyasiler kullanır veya böyle ruhu bozuk sapıklar saf insanları peşine takar, aldatmaya devam ederler. Bu vatanın Hacı Bektaş-ı Veli'sinin, Yunus Emre'sinin, Mevlana'sının mesleğini sapık ilan eden akademisyenler bile çıkar. Hatta gider bütün bir kültürü yok etmeye yeltenirler.
Din yok, mezhep yok, tasavvuf yok, mistisizm yok diyen, insan da yok demeli. Böylece fıtratı da inkar ederek kendini yok saymalı. Sıkıntı var evet ama çözüm yasaklamada, yok saymada değil. İnsana yaraşır, topluma yakışır düzenleme yapmadadır.

 

Yorumlar