Hayat Yardımlaşmadır



Sabahtan akşama kadar hep olumsuzluklardan bahset, var olanları görme, yok olanları gör. Sürekli isyan et, feryat et, kavga et. Hayat kavgadır, hayat mücadeledir. Yaşam çarpışmaktır.
Kuvvetli olan haklıdır. Büyük olan, kuvvetli olan, zayıf olanı ezer hatta yutar. Karşındakini aşağıla, yok say. Kuvvetli isen sen de ez. Fakire, zayıfa bir tekme de sen vur ki, o öfke ile isyan duyguları kabarsın, kavga etsin. Ne şükürü! Şükür fakirin avuntusu! Boş ver iç huzuru!
Bu bakış açısı tanıdık geldi mi?
Bir de şöyle bir bakış açısı var: Var olduğun için şanslısın. Yok iken varlık alemine seçilmişsin. Üstelik ot değil, taş değil, hayvan değil en üst makamda insan olarak yaratılmışsın. Bulunduğun mertebede olamayan çok varlık var.
Güzel gör, güzel düşün, hayatından lezzet alırsın. Hayat yardımlaşmadır. Önce kendi aleminde vücut organların birbirinin yardımına koşturuluyor. Böbreklerin bir süzgeç gibi her gün 70 litre kanını süzüp temizliyor, haberin olmadan... Ciğerlerin sürekli kanını temizliyor, temiz kanı bütün vücuduna kalp yoluyla tırnak uçlarına kadar gönderiyor... Bir ayağın diğer ayağına yardım ediyor, güzelce yürüyorsun. Bir gözün diğer gözüne yardım ediyor güzelce görüyorsun. Bir elin diğer eline yardım ediyor bir şeyi güzelce tutuyor, taşıyorsun. Var mı kavga, var mı isyan, var mı çarpışma? Mikroplarla mücadele eden akyuvarlar bile sana yardım için.
Gözünü dış aleme çevir. Güneşten yıldızlara, bulutlardan yağmurlara, denizlerden, derelere, hayvanattan nebatata hepsi sana koşturulmuyor mu? Her yerde yardımlaşma varken, her şey birbirinin yardımına koşturulurken bu neyin kavgası? Bir musibetle feryat etme. Sen de zayıfın elinden tut. Merhametli ol. Bil ki, haklı olan kuvvetlidir.


 

Yorumlar